-spoiler içermez-
Dizilerin yayın zamanı tam istediğim gibi gidiyor. Bu dizi ile daha çok emin olduğum bir konu var o da yayıncının çok akıllı olduğu. Eskiden bu yana televizyonda yayınlanan Kore dizilerine dikkat ederseniz hep tarihi dizi olur. ''Korecan'' olarak tanımlanan Kore fanlarının dublaj yüzünden izlememesinin üzerine tarihi dizileri art arda koymak çok akıllıca oldu.
Çünkü kemik olarak tabir edilen, eskiden bu güne televizyondan dublajlı Kore dizisi izleyen kitlenin en sevdiği türdür tarih türü. Bu şekilde o kitleyi kanala daha hızlı çekebilirlerdi. Birde erkek izleyici kesimi var. Erkekler genel olarak aksiyon ve tarih türünü sevdikleri için muhakkak dikkatlerini çekecek ve dizinin izleyicisi olacaklardır. Böyle düşündüğüm içinde bu dizinin konulmasını çok akıllıca buldum.
Çoğu kişi Feda dizisini bekliyordu ama o dizi yaz gününe uygun bir dizi değil. Ağır dram işlendiği için sıkılan kesim olma olasılığı yüksekti. Benim favori dizim olmasına rağmen ben bile sıkılırdım gibi geldi. Bu yüzden yayıncıyı tebrik ederim, çok doğru karar aldı ve bize sundu.
İki dizidir sosyal medyada dublaj konusundaki düşünceleri takip etmiyorum. Haliyle insanlar dublaj konusunda hangi düşüncede bilmiyorum. Fakat ben Türkiye'de dublajın çok iyi yapıldığına inandığım için çok sevdim. Hatta yayınlanan diğer dizilere göre bu dizi de bir tık karakteristik olarak daha iyi seçmişlerdi. Oyuncuların gerçek ses tonlarını bildiğim halde hiç yadırgamadım ve hemen benimsedim. Ben her zamanki gibi çok başarılı buldum.
Ülkemizde senkron olayını müthiş yapıyorlar. Bazen uydu kanallarında farklı ülkelerin kanallarına denk geliyorum. Dublajlarına baktığımda ciddi anlamda felaketler. Ya alttan orijinal ses geliyor, ya senkron tutmamış oluyor, ya tek bir kişi seslendirmiş oluyor ve çok rahatsız edici geliyor. Fakat bizde sanki Türkçe konuşuyormuş hissi yaratıyor. Bu yüzden Türkiye'de yapılan seslendirme benim için müthiş konumda.
İlk Kore dizisinden sonra saat konusunda endişeliydim ama şu an endişelerim geçti. Umarım saat konusunda bir değişiklik olmaz. En azından benim açımdan çok güzel bir saat 19.00. Hem sofra başında oluyorum, hem diğer kanallardaki dizilerinden önce oluyor, hemde yaz gününde akşam yürüyüşleri ve ya hadi dışarıda dondurma yiyelim saati için ideal saat 20.00 olduğundan onun öncesinde izlemiş oluyorum. Saati benim için çok doğru bir saat.
Bu diziyi izlemeyen bana göre çok şey kaçırır. Çünkü hafif melodram havasında geçen bu dizi de çok güzel bir aşk var. Şahsen izlerken işlenen aşk beni etkilemişti. Zaten oyuncular çok iyi bir de konu ve işleyiş güzel olunca sevmeme olasılığım çok düşük olmuştu. Genel olarak tarihi dizi önerisi isteyenlere de sıkça önerdiğim bir diziydi. Bu yüzden size de öneririm. Muhakkak bu diziyi izleyin.
Dizilerin yayın zamanı tam istediğim gibi gidiyor. Bu dizi ile daha çok emin olduğum bir konu var o da yayıncının çok akıllı olduğu. Eskiden bu yana televizyonda yayınlanan Kore dizilerine dikkat ederseniz hep tarihi dizi olur. ''Korecan'' olarak tanımlanan Kore fanlarının dublaj yüzünden izlememesinin üzerine tarihi dizileri art arda koymak çok akıllıca oldu.
Çünkü kemik olarak tabir edilen, eskiden bu güne televizyondan dublajlı Kore dizisi izleyen kitlenin en sevdiği türdür tarih türü. Bu şekilde o kitleyi kanala daha hızlı çekebilirlerdi. Birde erkek izleyici kesimi var. Erkekler genel olarak aksiyon ve tarih türünü sevdikleri için muhakkak dikkatlerini çekecek ve dizinin izleyicisi olacaklardır. Böyle düşündüğüm içinde bu dizinin konulmasını çok akıllıca buldum.
Çoğu kişi Feda dizisini bekliyordu ama o dizi yaz gününe uygun bir dizi değil. Ağır dram işlendiği için sıkılan kesim olma olasılığı yüksekti. Benim favori dizim olmasına rağmen ben bile sıkılırdım gibi geldi. Bu yüzden yayıncıyı tebrik ederim, çok doğru karar aldı ve bize sundu.
İki dizidir sosyal medyada dublaj konusundaki düşünceleri takip etmiyorum. Haliyle insanlar dublaj konusunda hangi düşüncede bilmiyorum. Fakat ben Türkiye'de dublajın çok iyi yapıldığına inandığım için çok sevdim. Hatta yayınlanan diğer dizilere göre bu dizi de bir tık karakteristik olarak daha iyi seçmişlerdi. Oyuncuların gerçek ses tonlarını bildiğim halde hiç yadırgamadım ve hemen benimsedim. Ben her zamanki gibi çok başarılı buldum.
Ülkemizde senkron olayını müthiş yapıyorlar. Bazen uydu kanallarında farklı ülkelerin kanallarına denk geliyorum. Dublajlarına baktığımda ciddi anlamda felaketler. Ya alttan orijinal ses geliyor, ya senkron tutmamış oluyor, ya tek bir kişi seslendirmiş oluyor ve çok rahatsız edici geliyor. Fakat bizde sanki Türkçe konuşuyormuş hissi yaratıyor. Bu yüzden Türkiye'de yapılan seslendirme benim için müthiş konumda.
İlk Kore dizisinden sonra saat konusunda endişeliydim ama şu an endişelerim geçti. Umarım saat konusunda bir değişiklik olmaz. En azından benim açımdan çok güzel bir saat 19.00. Hem sofra başında oluyorum, hem diğer kanallardaki dizilerinden önce oluyor, hemde yaz gününde akşam yürüyüşleri ve ya hadi dışarıda dondurma yiyelim saati için ideal saat 20.00 olduğundan onun öncesinde izlemiş oluyorum. Saati benim için çok doğru bir saat.
Bu diziyi izlemeyen bana göre çok şey kaçırır. Çünkü hafif melodram havasında geçen bu dizi de çok güzel bir aşk var. Şahsen izlerken işlenen aşk beni etkilemişti. Zaten oyuncular çok iyi bir de konu ve işleyiş güzel olunca sevmeme olasılığım çok düşük olmuştu. Genel olarak tarihi dizi önerisi isteyenlere de sıkça önerdiğim bir diziydi. Bu yüzden size de öneririm. Muhakkak bu diziyi izleyin.
6 Ağustos 2018 Pazartesi gününden itibaren her gün 19.00'da tekrarı ise 09.15'de kanal 7'de.
The Moon That Embraces the Sun
(Güneşi Kucaklayan Ay,
The Sun and the Moon ,해를 품은 달, Haereul Pum-eun Dal, Moon Embracing the Sun)
Senarist: Jin Soon Wan, Jun Eun Gwol (roman)
Yönetmen: Kim Do Hoon, Lee Sung Joon
Uyarlama: Moon Embracing the Sun - Jung Eun-gwol
Yapımcı: Oh Gyeong-hun
Üretim şirketi: Pan Entertainment
Ülke: Güney Kore
Dil: Korece
Yayın Kanalı: MBC
Yayın Günleri: Çarşamba ve Perşembe
Yayın Tarihi: 4 Ocak 2012 - 15 Mart 2012
Saati: 21:55 - 23:05
Bölüm sayısı: 20+2
Süresi: 71 dakika
Konu:
Geleneksel kıyafetleri, saray hayatı ve şaman inancının ilginç yanlarını içinde barındıran dönem dizisi ‘Moon Embracing Sun- Sonsuza Dek’ Kanal 7’de izleyiciyle buluşuyor… Kral Lee Hwon’un veliaht prensken kaybettiği sevgilisi, Yeon Woo ile arasında geçen güçlü bir aşk öyküsü… Soylu bir aileden gelen Yeon Woo, kendisi gibi veliaht gösterilen Prens Lee Hwon ile saray koridorlarında karşılaşır. Kader onları ufak yaşta bir araya getirse de güç savaşları birlikte olmalarına engel olacaktır.
Kral Lee Hwon, ilk gördüğü günden beri Veliaht Prenses Yeon Woo’nun güzelliği ve akıllı konuşmalarından çok etkilenir. Kral Lee Hwon ile Yeon Woo arasındaki ilişki gün geçtikçe ilerler. Geleceğin kral ve kraliçesi olarak gösterilen Lee Hwon ile Yeon Woo’un evlenmesi, sarayın bazı ileri gelenlerinin çıkarlarına ters düşmektedir. Hükümetin kendi fikirlerine göre yönetilmesini isteyen saray bürokratları bu evliliğin gerçekleşmemesi için elinden geleni yaparlar. Lee Hwon’un, Woo ile evlenmemesi için ölmesine karar verilir. İdam edilmesi istenilen Woo, şaman bir kadının merhameti sayesinde kurtulur. Lee Hwon ve saray halkı Woo’nun öldüğünü sanır. Ancak iyi yürekli şaman kadın Woo’yu yanında götürür ve bir şaman olarak yetiştirir.
Prensesin ölümünün ardından Lee Hwon, acısını bir türlü atlatamaz. Kralın, Woo’ya olan sevgisi ve özlemi onu amansız hastalıklara düşürür. Kral olduktan sonra da mutluluğu yakalayamayan Lee Hwon, veliaht prensesin ölümünden kendisini sorumlu tutar. Doktorlar da Kral Lee’nin hastalığına çare bulamayınca şifacı bir şamanın yardımına başvurulur. Şaman kadını gören Kral Lee Hwon, uzun zaman sonra kendisini iyi hisseder. Kral Lee, şaman kadının yıllar önce öldüğünü sandığı ilk aşkı olduğundan habersizdir. Kral, kadının Yeon Woo’ya benzerliği karşısında çok şaşırır. Veliaht prens ve prensesin aşkı kaldığı yerden devam edecek mi?
Bir yanda aşkı yüzünden sağlığından, mutluluğundan olan bir kral, bir tarafta da sevgisi için ölmesi gereken şaman bir prensesin aşk öyküsü...
Yönetmen: Kim Do Hoon, Lee Sung Joon
Uyarlama: Moon Embracing the Sun - Jung Eun-gwol
Yapımcı: Oh Gyeong-hun
Üretim şirketi: Pan Entertainment
Ülke: Güney Kore
Dil: Korece
Yayın Kanalı: MBC
Yayın Günleri: Çarşamba ve Perşembe
Yayın Tarihi: 4 Ocak 2012 - 15 Mart 2012
Saati: 21:55 - 23:05
Bölüm sayısı: 20+2
Süresi: 71 dakika
Konu:
Geleneksel kıyafetleri, saray hayatı ve şaman inancının ilginç yanlarını içinde barındıran dönem dizisi ‘Moon Embracing Sun- Sonsuza Dek’ Kanal 7’de izleyiciyle buluşuyor… Kral Lee Hwon’un veliaht prensken kaybettiği sevgilisi, Yeon Woo ile arasında geçen güçlü bir aşk öyküsü… Soylu bir aileden gelen Yeon Woo, kendisi gibi veliaht gösterilen Prens Lee Hwon ile saray koridorlarında karşılaşır. Kader onları ufak yaşta bir araya getirse de güç savaşları birlikte olmalarına engel olacaktır.
Kral Lee Hwon, ilk gördüğü günden beri Veliaht Prenses Yeon Woo’nun güzelliği ve akıllı konuşmalarından çok etkilenir. Kral Lee Hwon ile Yeon Woo arasındaki ilişki gün geçtikçe ilerler. Geleceğin kral ve kraliçesi olarak gösterilen Lee Hwon ile Yeon Woo’un evlenmesi, sarayın bazı ileri gelenlerinin çıkarlarına ters düşmektedir. Hükümetin kendi fikirlerine göre yönetilmesini isteyen saray bürokratları bu evliliğin gerçekleşmemesi için elinden geleni yaparlar. Lee Hwon’un, Woo ile evlenmemesi için ölmesine karar verilir. İdam edilmesi istenilen Woo, şaman bir kadının merhameti sayesinde kurtulur. Lee Hwon ve saray halkı Woo’nun öldüğünü sanır. Ancak iyi yürekli şaman kadın Woo’yu yanında götürür ve bir şaman olarak yetiştirir.
Prensesin ölümünün ardından Lee Hwon, acısını bir türlü atlatamaz. Kralın, Woo’ya olan sevgisi ve özlemi onu amansız hastalıklara düşürür. Kral olduktan sonra da mutluluğu yakalayamayan Lee Hwon, veliaht prensesin ölümünden kendisini sorumlu tutar. Doktorlar da Kral Lee’nin hastalığına çare bulamayınca şifacı bir şamanın yardımına başvurulur. Şaman kadını gören Kral Lee Hwon, uzun zaman sonra kendisini iyi hisseder. Kral Lee, şaman kadının yıllar önce öldüğünü sandığı ilk aşkı olduğundan habersizdir. Kral, kadının Yeon Woo’ya benzerliği karşısında çok şaşırır. Veliaht prens ve prensesin aşkı kaldığı yerden devam edecek mi?
Bir yanda aşkı yüzünden sağlığından, mutluluğundan olan bir kral, bir tarafta da sevgisi için ölmesi gereken şaman bir prensesin aşk öyküsü...
Oyuncular:
Kim Soo-hyun
Han Ga-in
Jung Il-woo
Kim Min-seo
Song Jae-rim
Sunwoo Jae-duk
Yang Mi-kyung
Song Jae-hee
Yoon Seung-ah
Kim Young-ae
Ahn Nae-sang
Kim Ye-ryeong
Nam Bo-ra
Jin Ji-hee
Lee Won-keun
Jung Eun-pyo
2 Yorumlar
Kim Soo-hyun yer aldığı için merak ettiğim bir dizi fakat Türkçe dublaj ile izlemek pek hoşuma gitmiyor. Bu yüzden altyazılı şekilde izlemeyi düşünüyorum.
YanıtlaSilTanıtım çok güzel olmuş, emeğinize sağlık :)
İyi izlemeler. :)
Sil✿Lütfen hiç bir sitenin linkini ve blogunuzun linkini paylaşmayınız.
DİKKAT !!! (BLOG LİNKİNİ PAYLAŞANLARIN YORUMLARINI YAYINLAMIYORUM)
✿TARTIŞMA YARATACAK CÜMLELERDEN KAÇININIZ, saygı ve sevgi çerçevesinde yorum yapmaya özen gösterelim.
✿LİNK, SİYASİ, SPOİLER, ÖTEKİLEŞTİRME ve TARTIŞMA yaratacak cümleleri yayınlamıyorum. :]
Yorum sahibinin yaptığı yorumun blog ve blog yöneticisi ile ilgisi yoktur. Sorumluluk yorum yapan kişiye aittir.
zhl:)