Yalaza (Dizi)

Yalaza ismi çok değişik bir isim gibi geldi. Bu yüzden dizi hakkında ilk araştırdığım şey ismi oldu. Bulduğum bilgiye göre, Sakarya’nın Taraklı ilçesinde yöresel bir söyleyiş olan Yalaza, halk tarafından yapılan bir şakayı belirtmek için kullanılırmış. Karşı tarafı bazen oldukça zor bir duruma düşürecek olan şakalar yöre halkı tarafından çok sevilirmiş. dizi de zaten Sakarya’nın Taraklı ilçesinde çekiliyor. İsmine göre düşünürsek dizi şimdiden bizlere sımsıcak bir aile, bir kasaba hikayesini  izletecek.

İlk bölümüne gelince;

Muazzam kadrosuyla ilk dakikadan beni çok güldürdü. Yalaz Baba hikayesi anlatılanlar beni benden aldı. Gerçekten çok güzel bir yalaza yaptılar. Gerçekten küçük yerlerde insanlar daha temiz olduğu için böyle efsaneler, fısıltı gazetesiyle yayılan hikayeler çoktur. O yüzden özlenilen o küçük yerleri evimize getirmişler gibi olmuş. Birde Hasan Kaçan'ın üslubu tarzı o kadar belli ki insanı her repliği içine çekiyordu. Şimdi normalde bir dizinin oyuncularını oturur tek tek eleştirirdim. Fakat bu dizi de tüm oyuncular tanınmış olmalarının yanı sıra ustalaşmaya yakın hatta usta oyunculardan oluşuyorlar. Ben oturup oyuncuların oyunculuklarını eleştiremem. Bu benim haddim olmaz, bana yakışmaz. Bu yüzden öne çıkan tüm oyuncuları es geçip genç oyunculardan bir kaçı hakkında yazmak istiyorum. İbrahim'in kızlarının oyuncu olarak hepsine bayılıyorum. Gamze Karaduman 2013'te bir dizi de oyunuyordu, o dizi de keşfetmiştim. O dizi de çok sevmiş benimsemiştim. Bana göre gelişmekte olan genç oyunculardan biri Gamze. İkincisi Merve Erdoğan. Dizilerin sinsi kızı, aşk üçgeninin üçüncü kişisi. En önemlisi de bir kuşağın Bücür Cadısı. Yıllar içerisinde bizim kuşakta olanların zihninden bücür cadı figürünü iyi silmeyi başardı. Bir süre üzerine yapışacak gibi dursa da artık insanlar Bücür Cadı değil de Merve Erdoğan olarak onu kabullendiler. Ben Merve'yi çok beğeniyorum ve seviyorum. Bu diziye İbrahim'in kızı olarak da çok yakışmış. Lalizer Kemaloğlu yetenekli oyunculardan olsa da dizilerde pek boy gösteremedi. Hatırladığım kadarıyla bir yarışmada tanındı ve bir dizi de oynadı. Umarım böyle yetenekli bir oyuncu bu diziyle kendini gösterebilir. Ve son olarak Ergül Miray Şahin... İzleyici artık onu başörtüsü olmadan görünce yadırgar oldu. Aslında 6. dizisi olması lazım ama insanların onu keşfettiği dizisinde başörtülü olunca ve şimdi ki dizisinde de olunca direk başörtülü olarak kodladık kafalarında. Yalnız Batuhan Aydar'da bu dizi de oynuyor ve Ergül Miray Şahin ile Batuhan Aydar aynı dizide keşfedildiler. Bu yüzden güzel tesadüf olmuş. İşin özeti oyuncularıyla, konusuyla, işleyişiyle, çekimiyle, çekilen kasabasıyla, her şeyiyle dört dörtlük bir dizi yapmışlar. Osman Sınav ve Hasan Kaçan farkı mı desek bu duruma ne desek bilmedim. Tam aile ile izlenecek bu diziyi muhakkak denemelisiniz. Eminim siz de seveceksinizdir. Şiddetle öneriyorum. 

 Bu arada sosyal medyada genel olarak izleyiciden tam not aldı dizi.



 Dizi ilk bölümüyle reytinglerde yayın zamanı, 11. sırada, tekrarı ise 26. sırada tamamladı.
YALAZA

Tür: Romantik, Komedi, Aile
Senaryo: Hasan Kaçan, Uğur Kaçan, Sadettin Tolan, Eda Tezcan, Makbule Kosif
Yönetmen: Osman Sınav, Mehmet Bahadır Er, Yücel Hüdaverdi
Yapımcı: Osman Sınav
Yapım: Sinegraf
Yapım yılı: 2017
Yayın günü: Cumartesi
Yayın saati: 20:00
Yayın kanalı: TRT1
Başlangıç tarihi: 16 Eylül 2017
Konu:
49 yaşında, Taraklı doğumlu marangoz İbrahim Akartürk. Dört yetişkin kızını, afacan küçük oğlunu, bunamaya başlamış bir türlü ölmeyen babasını ve evin etrafında kasap kedileri gibi dolanan damat adaylarını saymazsak, pek bir sıkıntısı yok. Ta ki, hayatının o “en önemli gün”ü gelene kadar. Karısını kaybedeli 10 sene olan İbrahim, babasının ve ahalinin zoru ile, sevmediği bir kadına, Nalan’a talip olur. Ancak, hayatı yemek tenceresinden gören Nalan’ın ikram ettiği bir mantar, İbrahim’teki bir alerjik reaksiyonu tetikler, geçici bir felç durumu yaşar. Üstelik tam da o anda, Taraklı’ya henüz gelen Alev, arabasıyla İbrahim’e çarpar. Öldü sanılan İbrahim, tezcanlı hemşehrilerinin gazıyla musalla taşına konur. Bu, İbrahim’in öldüğü gündür! Ama aynı zamanda dirildiği gündür bu: çünkü Alev’i yıllar sonra ilk defa o gün görür. Hayatının aşkı, yaşamadığı her şeyi simgeleyen, yeni bir soluk, yeni duygular ve yaşamak için yeni bir sebep. İbrahim’in hayatı, bir daha asla eskisi gibi olmayacaktır. Basit bir marangozdur, ama şimdi organik tarım yapan, laptopundan tarım borsasını izleyen bu şehirli kadına aşıktır. Dört yetişkin kızı, üç uçuk damat adayı, ikide bir karakollardan topladığı bunak babası, ele avuca sığmaz küçük oğlu ve peşini bir türlü bırakmayan Nalan. Taraklı’lı bu “Çağdaş Nasrettin Hoca”nın etrafında da çılgın bir topluluk var: Alman kahveci Helmut, Deli Kezban, Milliyetçi Fatih Weissmüller… Mafyacılık oynayan Oral Abi, yardımcısı İsmail… Postacı Asil… Kazıkçı arsa spekülatörü Yaşar… Falcı Nazmiye ve diğerleri… İbrahim’in başına gelen, “pişmiş tavuğun başına” gelmeyecek ve bu çılgın korodan, insanın kanını kaynatan bir ritm çıkacak: YALAZA!..
Oyuncular: 
Sinan Albayrak
Didem Balçın
İpek Tuzcuoğlu
Kadir Çöpdemir
Hasan Kaçan
Erol Aksoy
Gamze Karaduman
Merve Erdoğan 
Erdal Cindoruk
Zeynep Gülmez
Lalizer Kemaloğlu
Ergül Miray Şahin
Mert Carim
Tibet Tursun
Kerem Muslugil
Ercü Turan
Gizem Koçer
Elif İnici
Batuhan Aydar
Özkan Ayalp
Ömer Gecü
Eray Ayaz 
Eylül Naz Özgen

Yorum Gönder

4 Yorumlar

  1. Bende şimdi izleyip yorumumu yapıp geldim :) fakat ben yarın için planladım zira bir yazı yazmıştım zaten. Bende çok beğendim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Okudum, çok güzel yazmışsın ellerine sağlık. *3*

      Sil
  2. ölmek üzere olan bunak tabirini beğenmedim. Daha farklı izah edilebilir orası. Hepimiz bir gün yaşlanacaz ve ölmek üzere bunak mı olacaz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ''Ölmek üzere olan bunak'' cümlesi nerede anlamadım. ''Bunamaya başlamış bir türlü ölmeyen babası'' cümlesinden bahsettiğinizi baz alıyorum. Konu kısmında ki bunak bölümünde baba gerçekten bunak. Bunamış yani aklı yerinde değil. Bunamak ( Demans) bunaklık bir hastalıktır hakaret ve ya başka bir şey değil bunda neye takıldınız anlamadım. Evet yaşlandığımızda belli bir yaştan sonra bu hastalığa yakalanırsak ne söylediğimizi, ne yaptığımızı bilmediğimizde bizlere de yaptıklarımızdan dolayı bunamış, bunak olmuş diyecekler. Toplumda ''Demans'' olarak kullanılmaz, diğer adı ''Bunama'' olarak bilinir bu hastalık. Her neyse alt bölümünü tek tek ben oluşturuyorum ama konu kısmını olduğu gibi dizilerin yayınlandığı kanalların resmi sitelerinden alıyorum. Kanalların resmi sitelerine de dizi ekibi konuyu bu şekilde veriyorlar. Yani bu konuyu kanala ya da dizi ekibine ulaştırıp rahatsızlığından bahsederseniz ve resmi sitede konu değiştirirse bende değiştiririm. Yani bana değil bunu kanala yazmanız lazım. Birde alıntı kısmı var. Onu da açıklayım. Başta kendim yazıyordum ilk bölüme göre ilerleyen bölümlerde dizi farklı bir konuya göre ilerliyordu yazdığım konu kısmı havada kalıyordu yanlış bilgi aktarımı oluyordu. Sonradan resmi sitelerden alıp sonuna alıntı yazdım. Bu seferde alt kısmı olduğu gibi kopyalamışım gibi algılandı. Şimdi her dizi de bunu yaptığım için alıntı olarak yazmıyorum. Bu seferde ben yazıyormuşum gibi bir olay olduğunu hissettim. Galiba konu kısmı alıntı yazsam daha doğru olacak. Son olarak yorum için teşekkür ederim. Umarım doğru anlayıp, doğru cevaplamışımdır. :)

      Sil

✿Lütfen hiç bir sitenin linkini ve blogunuzun linkini paylaşmayınız.

DİKKAT !!! (BLOG LİNKİNİ PAYLAŞANLARIN YORUMLARINI YAYINLAMIYORUM)

TARTIŞMA YARATACAK CÜMLELERDEN KAÇININIZ, saygı ve sevgi çerçevesinde yorum yapmaya özen gösterelim.

LİNK, SİYASİ, SPOİLER, ÖTEKİLEŞTİRME ve TARTIŞMA yaratacak cümleleri yayınlamıyorum. :]

Yorum sahibinin yaptığı yorumun blog ve blog yöneticisi ile ilgisi yoktur. Sorumluluk yorum yapan kişiye aittir.
zhl:)