İzlediğim Batı Dizileri

Kafamda deli sorular döndü dolaştı.

-''Acaba ABD dizileri mi yazsam? -Olmaz ingiliz dizisi var. -O zaman Avrupa dizileri mi yazsam?-Amerika bir Avrupa ülkesi değil. ''

Sonuç olarak bu post için bir başlık bulamadım. En sonunda Batı Dizileri bari olsun dedim.

Aslında bana hitap eden çok fazla batı dizisi bulamıyorum.Bulduklarımı da belli bir süre sonra bırakıyorum.Başlayıp başlayıp da bıraktığım bir çok dizi oldu.Ben bu postta sadece her sezonunu takip ettiğim dizilerden bahsedeceğim.

Supernatural: Diziye 7. sezon oynarken  başlamıştım.Aslında 6. sezon bitmiş 7. sezon bekleniyordu o ara yani.O yaz deli gibi   bütün sezonları izlemiştim.Bence gelmiş geçmiş en iyi korku-komedi dizisi bence.İzlemeye başladığın andan itibaren birden seni müptelası yapıyor . 1. sezon 1. bölümü izler kapatırım kafasıyla başlıyorsun ama birde 10. sezona gelmiş oluyorsun.Böyle acayip bir dizi.Korku filmi izlemeyen kişiye bile kendini izlettirecek tarzda bir dizi.(Ben korku filmi izleyemiyorum.) Dizimiz avcı olan bir ailenin anne karakterinin bazı güçler tarafından öldürülmesi ve ardından yıllar sonra babanın da kaybolmasıyla iki kardeşin  bıraktıkları avcılıga geri dönmeleri anlatılıyor.Her bölüm farklı bir yerleşimde farklı bir hikaye ile karşımıza çıkıyorlar.Hiç durmadan başlayın derim yoksa çok şey kaçırırsınız.(10. sezonda her bölüm 42 dakika.)

Teen Wolf: 1. sezonunu starda görmüştüm yeni başlamıştı ve Türkçe dublajdı.Yani hemen hemen başladığı yıl izlemeye başladım.Bu konuda çok şanslıyım döneminde izleme şansı bulduğum bir dizi.Dizimizin konusu;bir gün kasabada bir cinayet işlenir.Lise öğrencisi olan iki arkadaş vardır biri çok meraklıdır diğeri pısırık ve astım hastasıdır..Meraklı bir genç çocuk astım hastası olan arkadaşını da yanına alıp cinayetin işlendiği ormana giderler.Ormanda tuhaf şeyler olmaktadır.Olay yerine polislerin gelmesiyle iki genç korkar ve kaçmaya başlarlar.Fakat meraklı olan yakalanır.Astım hastası olan genç kaçmaya devam eder ve bir hayvan ısırır hikaye başlar.İzlenmesi gerek bir dizi şiddetle izleyin çok  heyecanlı. (5. sezonda her bölüm 41 dakika.)

Sherlock: Polisiye tarzı dizileri sever misiniz? Özellikle de çatlak bir dedektif varsa.O halde bu dizi tam sizlik.Yalnız biraz sıkıntı var her sezon 3-4 bölüm anca oynuyor ve bütün yıl yeni sezon bekliyorsunuz.Aslında sezonluk mini dizi diyebiliriz.Fakat izlediğinizde dizinin kurgusu o kadar iyi ki beklediğinize değiyor.Sherlock karakteri o kadar değişik bir karakter ki sadece onun için bile bu dizi izlemeye değer özellikle ortağıyla olan uyumunu hiç bir diziye değişmezsiniz.Canım sıkılıyordu dizi ararken karşıma çıktı o zaman 2. sezonu yeni oynuyordu.Dizimiz;günümüz de geçiyor teknolojiye dair her şey mevcut.Modern bir Sherlock Holmes hikayesi yani.Bildiğimiz karakterler,oturduğu ev her şeyi aynı.Bu sefer Sherlock günümüzde ki davaları çözüyor her bölümü uzun metraj bir televizyon filmi gibi.(3. sezonda her bölüm 90 dakika ve fazlası 4. ve 5. sezon onaylandı.)

My Mad Fat Diary: Bu diziyi küçükler izlemesin.Şöyle ki dizimiz yarı yarıya yetişkinlikle ilgili tıpkı Skins dizisi gibi.İlk iki bölümü yayınlanan diziyi keşfim tumblrda oldu.Başladığı hafta yabancı kullanıcıların giflerini paylaşmasıyla diziyi buldum.Heme çevirisi gelmedi ama bayagı bir süre beklendi çevirisi için.Nihayet çevirildiğinde diziyi izleme şansına erişmiştim. Dizimiz;1996 yılında geçiyor.Aşırı kilolu ve uzun boylu kızımız arkadaşları tarafından dışlanıyor kötü davranıyorlar ve sonucunda ailesi onu akıl hastanesine yatırıyor.Belli bir süre sonra tedavisi bitiyor fakat kızımız hala çok şişman.Dizi kızımızın aile hayatı,arkadaş ilişkisi,aşkı keşfetmesi ve farkındalıklarını anlatıyor.Romanı olan dizi yazarın gerçek hayatından bir kesiti olarak karşımıza çıkıyor.Kendi günlüklerini roman haline getiren yazarın kitabı tutulunca dizisi yapılmış.(3. sezonda ve son sezonu her bölüm 47 dakika.)