Instagram hesabım: @renklitirtil
Twitter hesabım : @renklitirtil
Tumblr hesabım: renklitirtil
Facebook hesabım: renklitirtil
Daha evvel Bu Hafta ki Instagram Paylaşımlarım postunu paylaşmıştım. Şimdi de ne yazsam diye düşünürken aklıma bu postu yazmak geldi. Aslında bir blogger not defterim var ve burada bir sürü başlık var. Nereden baksan 20 tane kişisel yazmam gereken başlık var ama tuhaf bir şekilde bir iki yıldır yazmak istemiyorum. Artık öyle ki aylar önce arkadaşlarım kargo yolladı. Onları bile oturup da yazmak içimden gelmiyor. Hem blogumla her gün ilgileniyorum hemde içimden yazmak gelmiyor. Artık nasıl bir çelişki içerisine girmişsem işin içinden çıkamıyorum. Tembellik diz boyu vallahi. (Puuu,puuu bana puuu!) Son zamanlarda fotoğraf çekmek adına hep dikkatimi çeken şeyler geliyor karşıma. Bu yüzden de severek çekiyor, severek paylaşıyorum. İşte son günlerde severek paylaştığım instagram güncellemelerim.
Bu fotoğraf dün en son paylaştığım fotoğraf. Aslında bu geçit gri sıvalı daha yapımı süren bir geçit. Fakat yayalarla birlikte arabalar da geçtiği için yeşil ışık koymuşlar birde sokak lambaları turuncu olunca farklı bir uyum olmuş. Bu yüzden fotoğraflamadan duramadım.
Ağaçların altından gökyüzüne doğru fotoğraf çekmeyi çok seviyorum. Bu fotoğrafta onlardan biri.
Bu benim için biraz acı bir fotoğraf. Babamın öldüğü günden itibaren her yıl eylülün 2 ve 3. gününün takvim yaprağını 1 ocak günü yırtıyorum ve biriktiriyorum. Nereden aklıma esti bilmiyorum bir gece vakti sakladığım yerden çıkarıp çektim.
Hamamönü styla! Uzun süredir sağlık sorunlarım var ve hastane yolu aşındırmaktan sıkılsam da hastane çıkışı es geçmediğim bir yer oldu Hamamönü. Yalnız bu hoş mekanı daha evvel hiç görmemiştim. Geçenlerde misafirlerimi götürdüğümde keşfettim burayı. Umarım bir gün içene girme şansım olur.
Hamamönü'nü sevme sebeplerimden biri de tüm canlıların uyum içinde yaşaması. Merhametli insanların var olduğu yerde hep bir huzur oluyor. Ankara'ya gelip ya da Ankaralı olup Hamamönü'nü ziyaret etmemek büyük kayıptır.
Muhsin Yazıcıoğlu'nun kabristanı Hamamönün'de. Yerli ve yabancı turistler de dahil Ankaralılar ve oranın yerel halkı Hamamönün'e gidiyorsa Muhsin Yazıcıoğlu'nu asla es geçmiyor. Bu yüzden de her zaman kabristanın başı dua eden ya da fotoğraf çekilenlerle kalabalıktır. Kimsenin olmadığı nadir zamanlardan birinde çektim bu fotoğrafı. Bu yüzden de sevdiğim fotoğraflar arasında yer aldı. Ruhun şad olsun Muhsin Yazıcıoğlu. Bu arada arkada görünen konakta Mehmet Akif Ersoy'un müze haline getirilmiş evi.
Bu aralar çektiğim fotoğraflar içinde içime sinen fotoğraflar bunlar. Peki sizler sever misiniz fotoğraf çekmeyi ya da çekilmeyi?
4 Yorumlar
Ama kalem yazmak istiyor gördüğüm kadarıyla :)yazın zevkle okuyoruz, bekliyoruz
YanıtlaSilTeşekkür ederim. Sanırım yazmak istiyorum. :)
SilHamamönüne gidip Muhsin Yazıcıoğlu'nu es geçmek olmaz.
YanıtlaSilHamamönü ruhumu dinlendirdiğim bir yerdi üniversitedeyken...
Her haliyle sevdiğim bir yer :)
Kesinlikle olmaz. Benimde öyle, zor günlerde kafam karışıkken, toparlanmam için kendimi dinlendirdiğim yerdi. Şu an şükür her şey yolunda gidiyor ama hala sürekli gitmek istediğim bir yer. Bir kere oraların tadını alan kopamıyor galiba. :)
Sil✿Lütfen hiç bir sitenin linkini ve blogunuzun linkini paylaşmayınız.
DİKKAT !!! (BLOG LİNKİNİ PAYLAŞANLARIN YORUMLARINI YAYINLAMIYORUM)
✿TARTIŞMA YARATACAK CÜMLELERDEN KAÇININIZ, saygı ve sevgi çerçevesinde yorum yapmaya özen gösterelim.
✿LİNK, SİYASİ, SPOİLER, ÖTEKİLEŞTİRME ve TARTIŞMA yaratacak cümleleri yayınlamıyorum. :]
Yorum sahibinin yaptığı yorumun blog ve blog yöneticisi ile ilgisi yoktur. Sorumluluk yorum yapan kişiye aittir.
zhl:)